“Çelik Piyasalarında Yeni Ufuklar” toplantısında küresel çelik sektörünün durumu konuşuldu
Çelik sektöründe belirsizlikler devam ediyor, 2025 daha olumlu görünüyor.
- EKONOMİ / 05.12.2024 Saat: 11:47
3 Aralık Salı günü Çolakoğlu Metalurji ana sponsorluğunda İstanbul Marriott Hotel Asia’da 500’ün üzerinde katılımcıyla gerçekleşen 19. SteelOrbis Çelik Konferansı “Çelik Piyasalarında Yeni Ufuklar” toplantısında küresel çelik sektörünün durumu hakkında konuşuldu ve beklentiler paylaşıldı. Toplantıya sponsor olan diğer firmalar ise Atakaş Çelik, Kocaer Çelik, MMK Metalurji, Tatmetal, Ağır Haddecilik, Galva Metal, ABC Sac Metal, Artımet Uluslararası Gözetim Şirketi, Davutoğlu Metal, Esna Lojistik, Galva Makine, GILOG Lojistik, Gökmetal, Kılıç Grup, Nea Metal, Öz Ayaz Boru, Sezgintaş, Terratek Metal, Uğur Gümrük Müşavirliği oldu.
Konferansın açılış konuşmasını yapan Çolakoğlu Metalurji Genel Müdürü Uğur Dalbeler, 2024 yılı için çelik üretiminde %0,9 düşüş beklentisine rağmen ilk 10 ayda düşüş oranının %1,6’ya ulaşmış olmasının işlerin beklenenden kötü gittiğine işaret ettiğini belirtti. 2025 yılı beklentileri ise daha olumlu; worldsteel’e göre çelik üretiminde %1,2 büyüme öngörülüyor. Önümüzdeki dönemde zorlukların ve belirsizliklerin devam edeceğini söyleyen Dalbeler, Section 232 vergilerinde muafiyet verilen ülkeler konusunda değişiklik olursa Türkiye’nin avantaj elde edebileceğini ancak bu yönde bir beklentisi olmadığını ifade etti.
İlk oturumda konuşan Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan, Türkiye’de deprem sonrası inşaatların başlamasıyla yassı mamul ile uzun mamul tüketimi arasındaki farkın daraldığını söyledi. Öte yandan filmaşin ithalatına getirilen koruma önlemi gibi yeni tedbirlerin alınması halinde önümüzdeki yıl boyunca ülkedeki çelik üretim kapasitesinin yerel tüketimi karşılamak ve ihracatta yeni fırsatları değerlendirmek için kullanılabileceğini ifade etti. Yayan’ın ardından söz alan Çolakoğlu Metalurji İşletmeler Direktörü Özgür Özsoy, yüksek operasyonel maliyetler, çevresel etkiler, arz fazlası, rekabetçilik, iş gücü sıkıntısı, tedarik zincirindeki aksamalar, ticaret önlemleri ve vergiler gibi sorunlar karşısında sektörde ayakta kalabilmek amacıyla pazar avantajı, sürdürülebilirlik, tedarik zinciri, operasyonel verimlilik, müşteriye odaklılık, iş gücü ve kalite konularında inovasyona yönelinmesi gerektiğine dikkat çekti.
Konferansın ikinci oturumunda konuşan Japonya merkezli JFE Steel Corporation’ın Küresel İş Geliştirme Müdürü Kazuo Mike Fujisawa, enflasyon karşısında artırılan faiz oranlarının baskısı altında kalsa da küresel ekonominin büyümeye devam ettiğini belirtti. Öte yandan finansman koşullarının gevşemesi, gecikmiş talep ve büyük ekonomilerde görülen reel gelirdeki artışlarla 2025 yılında olası bir toparlanma konusunda temkinli bir iyimserlik olduğunu bildirdi. Asya ülkelerine ilişkin sunumunda SteelOrbis Asya Piyasa Analizi Bölüm Yöneticisi Anastasiia Kononenko, Çin’de çelik üretimi ve ihracattaki artışın yanı sıra talepte görülen düşüşün ülkede kriz yaşandığı anlamına geldiğini ifade etti. Konut sektöründeki düşüşün çelik sektöründe yaşanan krizin asıl sebebi olduğuna dikkat çeken Kononenko, Çin’in krizin üstesinden gelebilmesi için hem üretim hem de tüketiminde köklü bir değişim yapmak zorunda olduğunun altını çizdi. Assofermet Çelik Sektörü Başkanı Paolo Sangoi, Trump’ın getirmeyi planladığı vergilere AB’nin karşılık vereceğini söyleyen Sangoi, bu durumun ürün bulunurluğunu olumsuz etkileyeceğini ve bununla birlikte üreticilerin düşük kâr marjları nedeniyle üretim duruşları yapacak olmasının fiyatların önümüzdeki iki çeyrekte yatay seyretmesine neden olacağını söyledi.
İkinci oturumun son konuşmacıları yönetim danışmanlığı şirketi Arthur D. Little'dan kıdemli direktörler Martin Rajnoha ve Serkan Somer, çelik üreticilerinin hurda tedarikini güvence altına almak için bölgesel önlemler alması ve temiz hurda tedarikinin sürdürülebilirliğini sağlamak için kendi müşterileriyle uzun vadeli anlaşmalar yapması gerektiğini belirtti. Çelik sektörünün yeşil geçişi için düzenleyici, ticari ve sosyal değişikliklere gidilmesi gerektiğini ve bu değişiklikleri yapmayı başaran büyük ölçekli şirketlerin rekabet avantajına sahip olacaklarını ifade eden Somer'e göre, mevcut koşullarda iç piyasadan hurda tedarik etmesi zor görünen Türk üreticilerin alternatif pazarlarda geri dönüşüm tesisleriyle iş birliği arayışına girebileceğini ve Afrika ve Orta Doğu gibi bölgelerde yatırım yapabileceğini ifade etti.
Konferansın üçüncü oturumunda Mesut Özdöl’ün moderatörlüğünde gerçekleşen panelde konuşan Çolakoğlu Metalurji’nin Boru Profil ve İkincil Üreticiler Satış Müdürü Kürşad Aynas, maliyetlerin yüksek, jeopolitik risklerin ve faiz baskısının yoğun olduğu 2024 yılında Türk şirketlerin üretim ve ihracat konusunda sıkıntı yaşamadığını ancak “öldürücü rekabetin” kârlılığı sınırladığını ifade etti. Fiyatlarla ilgili olarak Kürşad Aynas, fiyat dalgalanmalarının etkilerini minimuma indirmek için uzun dönemli kontratlar yapılabileceğini, kur paritesinin sabitlenebileceğini ve maliyet endeksli anlaşmalar yapılabileceğini dile getirdi. Kocaer Çelik Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mehmet Çakmur ise, doğrudan çelik ihracatıyla mevcut piyasa koşullarında rekabet edilemeyeceğini, Türkiye’nin katma değerli dolaylı çelik ihracatını artırması gerektiğini dile getirdi. Trump’ın ilk başkanlık döneminde globalleşmenin yerini bölgeselleşmenin aldığını söyleyen Çakmur, Türkiye’nin politik sıkıntılar nedeniyle jeopolitik avantajını kullanamadığını belirtti. SKDM’ye değinen Bilecik Demir Çelik İcra Kurulu Üyesi Muammer Bilgiç, Türkiye’de elektrik ark ocaklı üretim yapılmasına rağmen ülkedeki Kapsam 2 (enerjiye dayalı) emisyonunun AB’ye kıyasla yüksek olduğunu belirtti. Muammer Bilgiç, Türkiye’nin enerji profili değiştirilmediği sürece çelik sektörünün elektrik ark ocağı bazlı üretimini rekabet avantajı olarak kullanamayacağını ifade etti.
Konferansın son oturumunda “Türkiye’de ve dünyadaki ekonomik gelişmeler, yakın gelecekte bizleri neler bekliyor?” başlıklı bir sunum yapan finans danışmanı Ali Ağaoğlu, Türkiye ile dünya ekonomisine yönelik son durumu ve beklentilerini paylaştı.