İklim krizine çözüm için TBV'den büyük adım: Yapay Zeka Birliği

Türkiye Bilişim Vakfı (TBV), ikli m krizine çözüm bulmak amacıyla dünyanın önde gelen yapay zeka uzmanlarını, yatırımcılarını, bağışçılarını ve iklim gruplarını bir araya getirecek olan proje için harekete geçti. Projeyle, dünyanın öncü yapay zeka kurumu Vector Enstitüsü'nün yapay zeka araştırmacıları ile tüm ülkelerdeki yerel iklim gruplarını bir araya getirerek iklim çözümleri üretilmesi hedefleniyor.
 
Projenin hayata geçirilmesinde büyük rol oynayan Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı Faruk Eczacıbaşı, dünyanın sağlıklı bir geleceğe ulaşabilmesi açısından son derece önemli olan “İklim Krizi İçin Yapay Zeka Birliği” projesinin, Türk diasporasının da desteğiyle Türk sivil toplumunun iklim krizi için dünya çapında çalışmalar yürütebileceğinin kanıtı niteliğinde olacağını söyledi. 
 
Mart 2024'te başlaması beklenen proje dört etaptan oluşacak. İlk etapta Burak Arıkan'ın kurucusu olduğu ağ görselleştirme aracı Graph Commons kullanılarak dünya çapındaki tüm iklim grupları, çalışmaları, fonları ve araştırmalarının haritası görselleştirilecek. Daha sonra en etkili iklim grupları teşhis edilecek. Bu grupların operasyonel kuvvetlerinin olmasına ve bulundukları coğrafyaların iklim sorunlarına cevap aramalarına özen gösterilecek.
 
Üçüncü aşamada, yüksek etkiye sahip iklim grupları ve Vector Enstitüsü'nün yapay zeka çalışanları ve araştırmacıları ile iki günlük İstanbul Konferansı'nda bir araya getirilecek. Faruk Eczacıbaşı ve TBV'nin ev sahipliğini yapacağı konferansta, dünyanın önde gelen yapay zeka uzmanları, yatırımcılar, bağışçılar ve iklim grupları katılacak.
 
Konferansın birincil hedefi iklim grupları ve yapay zeka çalışanlarının bir araya gelerek iklim çözümleri üretmesini sağlamak olacak. İklim çözümlerinin uygulanabilir olmasına dikkat edilecek. Yangınları ve selleri ön görebilmek, yenilenebilir enerji kaynaklarının optimizasyonunu sağlamak ve iklim krizi nedenli sağlık sorunları öncelik alanları olacak. Tüm bu alanlara yapay zekanın katkısının büyük olacağına inanan Başlangıç Noktası ve Vector Enstitüsü ekipleri, bu projeyle daha fazla yapay zeka çalışanının iklim krizine odaklanmasını teşvik etmeyi planlıyor.
 
Proje, içerik ve kapsam olarak dünyada bir ilk
Başlangıç Noktası'nın kurucularından olan ve ortaklığın oluşmasını sağlayan Ceren Zeytinoğlu Atıcı, bu projenin içerik ve kapsam olarak dünyada bir ilk olduğunu söylüyor. “İklim krizinin sonuçlarına çözüm aramak için yerel iklim gruplarıyla işbirliği içinde olmamız gerekiyor. Bu grupların en büyük eksikliği genelde teknik destek oluyor. Bu eksikliğin sivil toplum tarafından çözülmesi gerektiğine inandık” diyen Zeytinoğlu, “Yapay zeka iklim krizinin çözülmesi için gereken güç; iklim krizi de yapay zekanın gücünü düzenlemek için ihtiyacımız olarak neden” diyerek iki alanın sinerji içinde olmasının önemine değiniyor.
 
Vector Enstitüsü'nün yönetici kadrosunda bir Türk de yer alıyor
2017 yılında yapay zekanın “babası” olarak bilinen Geoffrey Hinton tarafından Toronto'da kurulan Vector Enstitüsü, yapay zeka alanındaki öncü araştırmacıları bünyesinde bulunduran bir bilimsel araştırma kurumu olarak biliniyor. Bilgisayar biliminin Nobel Ödülü olarak kabul edilen Turing Ödülü'nün 2018 yılındaki sahibi Geoffrey Hinton'un Baş Bilimsel Danışmanı (Chief Scientific Advisor) olduğu enstitüde çok başarılı bir Türk kadın yapay uzmanı da bulunuyor. 2023 yılında Kuzey Amerika'da Yapay Zekaya Yön Veren 100 Kadın arasında gösterilen Dr. Sedef Akınlı Koçak, Vector'de Profesyonel Gelişim Direktörü olarak görev alıyor ve uygulanabilir yapay zeka çözümlerinin geliştirilmesine liderlik ediyor. İklim Krizi için Yapay Zeka Birliği projesinin de hayata geçirilmesinde büyük rol oynayan Dr. Akınlı Koçak, Vector'un kurulduğu 2017 yılından beri çekirdek ekipte bulunuyor. Dr. Akınlı Koçak, projenin önemini, “Bu proje, iklim krizine ışık tutacak ve farklı alan ve bakış açılarını birleştirerek doğayla uyumlu bir denge oluşturmak için hem yapay zekadan hem de insan yaratıcılığından yararlanacak. İklim krizinin zorlukları herhangi bir kurumun tek başına üstesinden gelemeyeceği kadar karmaşık olduğundan kolektif bir efor hayati önem taşıyor. Birlikte, yapay zekadan güç alarak verimli, yenilikçi, çevre ve gelecek nesillere saygılı potansiyel iklim değişikliği çözümlerine katkıda bulunmayı umuyoruz” diyerek açıklıyor.